Diane Arbus Kimdir? Sıra Dışı Bir Fotoğrafçı Diane Arbus Hayatı ve Eserleri

0

Diane Arbus kimdir ve ne yapmıştır? Sıra dışı hayatların sıra dışı fotoğrafçısı Diane Arbus hayatı, biyografisi, çektiği fotoğraflar ve kariyeri hakkında bilgi.

Diane Arbus, 20. yüzyılın en etkili ve tartışmalı fotoğrafçılarından biridir. Amerikan toplumunun ötekileştirilmiş, sıradışı ve marjinal insanlarını konu alan eserleriyle tanınır. Fotoğrafları, estetik olarak rahatsız edici ama bir o kadar da hipnotize edici bir güç taşır. Arbus’un çalışmaları, yalnızca bir fotoğrafçı olarak değil, bir gözlemci, hikâye anlatıcısı ve toplum eleştirmeni olarak da derinlemesine incelenmelidir.

Bu yazıda, Diane Arbus’un hayatı, sanatı, etkileri ve fotoğrafçılık dünyasındaki yeri gibi birçok başlığı detaylandıracağız.

Diane Arbus

1. Diane Arbus’un Hayatı ve Sanatının Doğuşu

1.1. Erken Yaşamı ve Ailesi

Diane Arbus, 14 Mart 1923’te New York’ta, varlıklı bir ailede Diane Nemerov olarak dünyaya geldi. Babası David Nemerov, ünlü Rus asıllı bir Yahudi iş adamıydı ve büyük bir lüks mağazalar zincirini yönetiyordu. Annesi Gertrude Nemerov ise sanata ilgi duyan, ancak ruhsal problemleri olan bir kadındı. Arbus’un çocukluğu boyunca içinde bulunduğu lüks ve konforlu yaşam, onun ileride sanatına yansıyacak bir toplumsal yabancılaşma hissine neden olmuştur.

1.2. Evliliği ve Fotoğrafçılığa Başlangıç

Henüz 18 yaşındayken, Allan Arbus ile evlendi ve soyadını değiştirdi. Eşi Allan, fotoğrafçılıkla ilgileniyordu ve Diane ile birlikte bir moda fotoğrafçılığı işine başladılar. Başlangıçta Vogue ve Harper’s Bazaar gibi prestijli dergiler için çalışsalar da, Diane zamanla ticari fotoğrafçılığın ona göre olmadığını fark etti.

1.3. Kendi Sanatsal Yolculuğuna Çıkışı

1950’lerin sonlarına doğru Arbus, moda fotoğrafçılığını bırakıp belgesel ve sanatsal fotoğrafçılığa yöneldi. Efsanevi fotoğrafçı Lisette Model’den eğitim alarak kendi tarzını geliştirdi. Model, ona insanların iç dünyalarını ve öz benliklerini keşfetme konusunda cesur olmayı öğretti.

2. Sanat Anlayışı ve Temaları

Diane Arbus’un fotoğraflarında sıklıkla karşılaşılan bazı temel temalar ve konular şunlardır:

2.1. Marjinal ve Ötekileştirilmiş Kişiler

Arbus, sıradan portrelerden ziyade, toplumun dışına itilmiş veya normlara uymayan bireyleri fotoğraflamayı tercih etti. Özellikle cüceler, devler, travestiler, sirk sanatçıları, zihinsel engelliler, fetişistler ve toplum tarafından kabul görmeyen farklı gruplara büyük ilgi duydu.

2.2. Gariplik ve Gerçeküstülük

Arbus’un eserlerinde, insanlar ve sahneler bazen gerçeküstü bir hava taşır. Normal kabul edilen hayatın içinde bile tuhaf ve rahatsız edici ayrıntılar yakalamasıyla bilinir.

2.3. İçsel ve Dışsal Yabancılaşma

Sanatında, yalnızca marjinal insanları değil, sıradan görünen ama aslında kendilerini yalnız, kopuk ve içsel anlamda yabancılaşmış hisseden kişileri de konu aldı.

2.4. Toplumun Maskesini Düşürmek

Fotoğraflarıyla insanların kendi benliklerini ve toplumun baskılarını sorgulamasına neden oldu. Arbus’un portreleri, kişinin sadece dış görünüşünü değil, ruh halini ve iç dünyasını da yansıtan derin bir anlatıya sahiptir.

3. Ünlü Fotoğrafları ve Çalışmaları

Diane Arbus’un en bilinen fotoğraflarından bazıları şunlardır:

3.1. “Identical Twins, Roselle, New Jersey, 1967”

Bu ikiz kardeşlerin fotoğrafı, Stanley Kubrick’in “The Shining” filmindeki ikizlere ilham veren görüntülerden biri olarak tarihe geçti. Fotoğraftaki kızlar, aynı giyinmiş olsalar da yüz ifadeleri farklıdır ve rahatsız edici bir atmosfer yaratır.

3.2. “Child with Toy Hand Grenade in Central Park, 1962”

New York Central Park’ta çekilen bu fotoğraf, küçük bir çocuğun sinirli ve kaygılı yüz ifadesiyle elinde tuttuğu oyuncak el bombasıyla ilginç bir kontrast yaratır. Bu fotoğraf, savaş ve masumiyet arasındaki tezatı yansıtır.

3.3. “A Jewish Giant at Home with His Parents in the Bronx, 1970”

Devasa boyutlardaki bir adamın, küçük ve yaşlı anne babasının yanında oturduğu bu fotoğraf, ailenin içindeki fiziksel ve duygusal farklılıkları gösterir.

3.4. “A Young Man in Curlers at Home on West 20th Street, N.Y.C., 1966”

Bu fotoğraf, o dönemde toplumsal cinsiyet rollerine meydan okuyan bir görüntüdür. Bir adamın saç bigudileriyle poz verdiği bu kare, cinsiyet kimlikleriyle ilgili algılara yönelik cesur bir çalışmadır.

4. Sanatının Fotoğrafçılığa Etkisi ve Mirası

4.1. Toplum ve Kimlik Üzerine Etkileri

Diane Arbus, sıradan fotoğrafçılığın dışına çıkarak insanların görünmeyen yönlerini ve toplumun bastırdığı gerçekleri ortaya çıkardı.

4.2. Fotoğrafçılığa Yenilikçi Yaklaşımları

Arbus, öznel belgesel fotoğrafçılığına öncülük etti. Fotoğraflarında doğrudan bakış, samimiyet ve rahatsız edici gerçeklik, günümüz fotoğrafçılarının da ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

4.3. Ölümü ve Sonrası

Ne yazık ki, Arbus’un sanatı kadar trajik bir hayatı oldu. 26 Temmuz 1971’de, 48 yaşındayken New York’taki evinde intihar etti. Onun ölümü, sanat dünyasında büyük bir kayıp olarak görüldü. Ancak fotoğrafları, ölümünden sonra daha da büyük bir etki yarattı.

4.4. Sonradan Keşfedilen ve Sergilenen İşleri

Ölümünden sonra eserleri MoMA (Modern Sanat Müzesi) gibi önemli müzelerde sergilendi ve 2003 yılında, hayatını anlatan “Diane Arbus: Revelations” adlı büyük bir retrospektif sergi düzenlendi.

5. Sonuç: Arbus’un Sanatına Bakış

Diane Arbus, yalnızca bir fotoğrafçı değil, aynı zamanda insan doğasını anlamaya çalışan bir sanatçı, bir gözlemci ve bir anlatıcıydı. Çalışmaları, bugün hâlâ sanatçılar, fotoğrafçılar ve sosyologlar için büyük bir ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Onun bakış açısı, bizlere dünyayı farklı bir gözle görme şansı sunuyor: rahatsız edici ama aynı zamanda son derece insancıl bir perspektiften.

Diane Arbus’un fotoğrafları, yalnızca birer görüntü değil, aynı zamanda toplumsal normlara karşı bir başkaldırı ve insanın iç dünyasına açılan kapılardır.


Leave A Reply